ERKENEK BELDESİ

ERKENEK BELDESİ
 

KASABANIN TARİHİ


 1500'lü yıllarda Özbekistanın Maveraünnehir bölgesinden geldiği sanılan çok büyük bir Türk kabilesi Osmanlı topraklarına girerken Osmanlı Devleti ile İran savaş halindedir. Kabile Osmanlı Devleti yanında yer alarak savaşın Osmanlıların lehine sonuçlanmasını sağlar. Osmanlı Devleti bu büyük Türk Kabilesini üç parçaya bölerek bir kısmını Diyarbakır'a, bir kısmını Adıyaman'a ve bir kısmını da Aşağıköy'e yerleştirmiştir. Şuan kasabada yaşayan neslin bu kabilenin torunları olduğu kabul edilmektedir.

Kanuni dönemi Malatya Tahrir defterinde 1560 yılına bilgilere göre, Nahiye-i Erkenek Derliva-i Malatya adıyla kayıtlara geçmiştir. Bu dönemde  Erkenek, umumi yol üzerinde (derbent) boğaz, dar geçit olup, Erkenek ahalisi gelip geçenlere yardımcı olduklarından dolayı, Kanuni döneminde vergiden muaf tutulmuştur. Bu dönemde Erkenek'e bağlı 14 mezra bulunmaktadır.

Erkenek adı, mevsim şartlarından dolayı ekilen ürünün daha verimli olması için erken ekilmesi gerektiğinden dolayı "erken ek" adını aldığı belirtilmektedir

BELDENİN COĞRAFİ YAPISI

Erkenek Beldesi Malatya ili Doğanşehir ilçesine bağlıdır. Malatya iline 90 km., Doğanşehir ilçesine 30 km.'dir. Malatya-Adana karayolu üzerinde  dört tarafı dağlarla çevrili ova üzerinde kurulmuştur. Yerleşim alanı daha çok düz ve verimli topraklar üzerine yapılmıştır. Kasabanın doğusunda Çamurlu, batısında Arıktepe ve Boruk Dağı (2110 m) güneyinde Akdağ (2110 m) kuzeyinde Kepez Dağları bulunmaktadır. Erkenek Beldesinin deniz seviyesinden yüksekliği 1400 m'dir. Yüksek tarım alanlarında bu yükseklik 1800 m.'ye kadar çıkmaktadır.

Beldeyi Malatya-Adana Karayolu ikiye ayırır. Yolun güneyindeki evleri Devlet tabii afetlerden zarar gören vatandaşlar için yapmış kuzeyindeki evleri ise vatandaşlar kendileri yapmıştır. 1954 yılında yapılan karayolu ile ulaşım imkanları artan Erkenek Beldesi, Doğu Anadolu bölgesinin taştan oyma ilk karayoluna sahiptir. Erkenek Beldesi 1954 yılında Belediye olmuştur.Beldeye Karadere, Gücük, Karanlıkdere mezraları bağlıdır.

Beldenin ev, sokak ve caddeleri imar planına uygun olarak yapılmış olup altyapı sorunu bulunmamaktadır. Kasabanın sokakları büyük oranlarda ağaçlandırılmış, evler baharla birlikte yeşil ağaçlar arasında adeta kaybolmaktadır.

BELDENİN KURULUŞ TARİHİ
Belde Aşağıköy mevkiinde dağın eteğinde kurulmuş, 1950'lerde maddi durumu iyi olan aileler şuan ki yerleşim yerine evler yapmışlar ve taşınma bu şekilde olmuştur.

Erkenek, Aşağıköy mevkiinde kurulu iken şuan ki kanalizasyon yapımı çalışmaları esnasında kontrole gelen devletin üst düzey yetkilileri kontrol bittiğinde vaktin akşam olması sebebi ile, köyün ileri gelenlerinden birinin evinde misafir edilmişlerdir. O gece yağmur yağmış,ev sahibi aşağıya suyun akmasını önlemek için  çatısız  dam  niteliğindeki   evinin damına çıkarak, damı loğlamaya başlamış, gürültüye uyanan misafir, heyelan oluyor endişesi ile yataktan telaşla kalkmış ve uyumadan sabahı beklemiş, sabah olduğunda köyün gerçekten heyelan riski ile karşı karşıya bulunduğunu görmüş ve köyün buradan taşınması gerektiğine karar vermiştir. Köylülerinde desteğini alarak gerekli girişimlerde bulunmuş, kuruluş yeri olarak şuan ki Hürriyet Mahallesinin yeri seçilmiştir. Zemindeki bozukluklar çakıl ve taşlarla doldurularak düzeltilerek 1959 yılında, Adnan MENDERES tarafından Hürriyet Mahallesine 440 adet konut yapılmıştır. 1960-1962 yılları arasında evler 2,5 lira karşılığında sahiplerine teslim edilmiş ve eski yerleşim yerinden böylelikle buraya gelinmiştir. Belde Gedikağzı Mahallesi,
 Kınalıtaş Mahallesi ve Hürriyet Mahallesi olmak üzere 3 mahalleden oluşur. 

NÜFUSU
1995 yılı nüfus sayımına göre 6389 kişi olan nüfus 2000 nüfus sayımına göre 11950'ye çıkmıştır. Kasabanın nüfusunu etkileyen en önemli faktörler işsizlik ve kış aylarının uzun ve sert gecmesidir. Bu dönemlerde genç nüfus Akdeniz Bölgesine çalışmaya gider. Yaz dönemlerinde nüfus 15 ile 20.000'e çıkmaktadır.

ERKENEK BELDESİNİN RESMİ KURUMLARI

Belde de 1 Belediye Binası, 1 P:T:T., 1 Jandarma Karakolu, 1 Sağlık Ocağı, 2 İlköğretim Okulu, 1 Lise, 1 TEDAŞ Bölge Şefliği, 1 Meteoroloji İstasyonu, 1 Radyolojik İstasyonu, 2 TV.yansıtıcısı bulunmaktadır.



KASABADA YETİŞEN ÜRÜNLER
Kasabanın sulu arazisine en çok ekilen ve bölgede çok meşhur olan fasulye, önemli ürünlerinden biridir. Sulu arazide, patates, soğan, buğday, nohut, mercimek ekilmektedir. Susuz arazilerde ise nohut ve buğday yetiştirilmektedir.

SEBZE VE MEYVECİLİK
Bağcılık, kasaba için 1980 öncesi önemli gelir kaynaklarından biri olarak  görülmekte iken bu yıllardan sonra zirai hastalıklar ve bakımsızlık sonucu önemini yitirmiştir. Başlıca yetişen üzüm çeşitleri: Peygamber üzümü, koraş, ezezi ve kara üzümdür.


Kasabanın yaklaşık %20'si meyve bahçesidir. Malatya'nın simgesi olan kayısı, Erkenek'te bol miktarda yetiştirilmektedir. Son yıllarda yaş olarak satılan kayısı, üreticiye büyük ekonomik katkı sağlamıştır. Elma ve armut, Erkenek'te bol miktarda yetiştirilmektedir. Kasabada yetişen elma çeşitleri:Starking, santamaria, bal armudu ve kış armududur

Sebzecilik, 1995 yıllarından sonra en önemli geçim kaynaklarından biri haline gelmiştir. Çevre illere gönderilen sebzeler, Erkenek ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Yetişen başlıca sebzeler: domates, salatalık, biber, marul, kabak ve diğer sebze türleridir

İKLİM
Kasaba, denizden 1400 metre yükseklikte olduğu için yazları serin, kışları ise çok soğuktur.Kışın kar kalınlığı yüksek değerlere çıkar ve zaman zaman karayolu ulaşıma kapanır. Yüksek dağlarda Temmuz aylarına kadar karın mevcut olduğu görülür. Baharla birlikte kasaba, yeşil bir örtüye bürünür. Son yıllarda yapılan barajların etkisi ile ikliminde bir değişikliğe uğramış olup Akdeniz ikliminin hakim olduğu görülmektedir.

BİTKİ ÖRTÜSÜ VE DOĞAL GÜZELLİKLERİ

Erkenek Kasabasının genellikle dağları ağaçsız olup, Kepez Dağlarında bodur meşeler, Çamlıbel ve Söğüt Tepesi mevkiinde ise çam ağaçları bulunmaktadır. Sakaltutan suyunun geçtiği bölgelerde çınar, kavak ve söğüt ağaçlarına bolca rastlanır.

Mesire yeri olarak Sakaltutan, Elektrik Santrali, Yurt yeri, Kurt deresi, Bentağzı, Karasu sayılabilir. Özellikle Sakaltutan, yaz mevsiminde çevre illerden gelen ziyaretçiler ile şenlenir.

Kasabanın görülmeye değer çok sayıda doğal güzellikleri bulunmaktadır. Bunlar içerisinde en önemlileri; Elektrik Santrali şelalesi, Sulama tünelleri, Güpdüştü şelalesi, Eskiköy ve vadisi, Kınalıtaş mevkiindeki yeşil renkli taşlar, Reşadiye Geçidi, Karanlıkdere Geçidi, Karayolu Tüneli, Yumurta Köprü ve Bozkavak sayılabilir.

BELDENİN KÜLTÜREL YAPISI
Kasabada, son yıllarda okuma oranı, üniversite kazanan öğrenci sayıları ile gittikçe artmıştır. Kasabada açılan biçki-dikiş kursları genç kızlar tarafından büyük ilgi görmektedir. Amatör şiir ve ses sanatçıları güzel beste ve şarkılarını çeşitli kurs ve sergilerde ortaya koymaktadırlar.

Sportif alanlarda futbol ön plana çıkmıştır. Atletiz alanında özellikle 10.000 m. koşuları sıkça yapılmaktadır.

YEMEK ÇEŞİTLERİ
Kasabanın kendine has yemekleri ve yöresel isimleri şunlardır; Dolma köfte(içli köfte) Karaşora (Katıklı çorba) toyha çorbası, çirişli aş, körmenli pilav, borani, kel köfte, sarma, tarhana çorbası, dürme bulamaç, ekşili köfte, yahni, kaygana, gamalak katıklısı, gamalak ekşilisi, pirpirim ekşilisi, çildirim salatası, narpuz salatası, manca. kenger hıtabı, gıcı hıtabı, gıcı katıklısı, közleme. pileke, ekşili ekmek aşı, tey